Aşk; uğruna şiirler yazılan, şarkılar söylenen ve hatta çoğu zaman akıl ile uyumlu olmayan delilik halidir. Aşkın neredeyse tüm evrelerinde eşitsiz duygusal yönelim vardır, tıpkı bir satranç gibi. Bu eşitsizlik bazen yönetilebiliyorken bazen de işler yolunda gitmeyebilir. Şüphesiz kimse mutsuz bir ilişki hayatı istemez ve kendinin de isteyerek girdiği mutluluk hayalleriyle örülü ilişkisini çeşitli nedenlerle sonlandırma kararı alabilir. Hayatınızın belli bir süresinde önemli bir parçası olan bu kişiyle arkadaş kalmalı mıyız?
“Kalbimde senin için yok bile kinim
Bence sen de şimdi herkes gibisin…”
Nazım Hikmet Ran
Arkadaş Olmak İstememizin Sosyal Nedenleri!
Ayrılan çiftlerin, arkadaşlık ilişkilerinin olmasını istediği bazı kanıtlanmış sosyal nedenler olabilir. Arkadaş kalmak, bir çok değişkenin etkili olmasıyla birlikte sizin motivasyonunuza da bağlıdır. Örneğin, ortak çocuk, ortak arkadaşlarınız ya da ortak çalışma alanınız gibi sosyal uyum için arkadaş kalmak asil bir amaç olabilir. Kişi, cinsel ve duygusal olanaklarını ona bırakmak istemiyor olabilir fakat kaçamayacağı sosyal kümeleri devam ediyorsa bu tercihi yapabilirler. Artık tüm günlerini birlikte geçirmelerine gerek yoktur fakat en azından küllerden bir şeyler kurtarılabilir. Ayrılık kararı karşılıklı alınmasa dahi ayrılan taraf içinde dostluk vaadi son derece cazip olabilir. Bu vaat ile aslında ayrılığı istemeyen tarafa duygusal olarak güven veren bir teselli ödülü vermiş gibi hissettirir. Ama en önemlisi insan, canavar olmadığı fikrine derinden bağlıdır ve iyi insanlar her zaman eski sevgilileriyle arkadaş olmaya çalışır inancını taşır.
Teknik adıyla ifade etmek gerekirse, herkes için anlamlı insanlar vardır. Bunlar organik olarak bağlı olduğumuz ve onlara karşı derin sorumluluklar taşıdığımız ve bakım gereği hissettiğimiz aile üyelerimizdir. Arkadaşlar ise iyonik bir bağ ile kurduğumuz sorumluluk taşımayan ilişkilerimizdir.Bizim seçtiğimiz ve bakım gereği hissedilmeyen bir gruptur. Fakat sevgili yada eş, organik bir bağ taşımadan, bizim seçtiğimiz ve sonradan anlamlı insanlar kategorimize aldığımız kişiler haline gelirler. Bu yüzden romantik ilişkiden ayrılmak başlı başına bir yas sürecidir. Birisinde incinmeyle giden yas yaşanırken, diğeri için doğal bir yas süreci olarak atlatılabilir. Bu sebepledir ki diğer anlamlı insanlarımız başaramazken sadece aşkta incinme duygusu yaşanır. Arkadaş kalma fikri geçici bir ağrı kesici rolü olabilir.
Eski Sevgili ile Arkadaş Kalmanın Tehlikeleri!
Araştırmalar romantizmin olmadığı bu arkadaşlığın eski sevgililer için düşük kalitede olduğunu işaret ediyor. Çünkü onlar, duygusal olarak daha az destekleyici, daha az özverili, daha az yardımcı, daha az güven veren ve diğerinin mutluluğu ile daha az iligili kişiler haline dönüştükleri bir ilişki haline gelir. Bu durum başlarda çekici ve uygun görünse de giderek korku dolu bir reddedilme, benimsenmeme kabusuna dönüşebilir.
Terkedilen taraf için, sevgiliden arkadaşlığa adım ebediyen bir azaptır. Yaşam boyu ortak sürecek bir gelecek fikrinden aşağıya inmek adeta bir statü kaybı olarak anlamlandırılabilir. Daha da kötüsü eskideki her görüntünün umudunu yeniden alevlendirmesi muhtemeldir. Terkeden taraf için ise, eski aşk kendi suçluluğunun ve acımasızlığının sürekli bir hatırlatıcısı olabilir. Terkeden sürekli yanlış anlaşıldığı ve “zalim” gibi görüleceği için bununla başetmek adına kırıcı, sert ya da aşırı telafi edici yaklaşımla davranabilir. Her iki alternatif de samimi arkadaşlık boyutundan uzaklaşmaya neden olabilir.
Arkadaş Kalmak Geçmişi Aklamak Mıdır?
Arkadaş olmaya çalışma fikri, iki insanın yoğun olarak yatırım yaptığı bir ilişkinin en iyi yanlarını onurlandırmak için dokunaklı bir girişimdir. Ama iki sevgilinin bunu başarması oldukça zordur çünkü herşeyden sonra birbirlerinin hayatlarından yok olacakları düşüncesi devam edecektir. Arkadaşlık, aşkta olduğu gibi sadakatin ön planda olduğu ve sonsuzluğa gitmesi ümit edilen bir ilişki değildir. Ayrıca eski sevgili ile olan arkadaşlık, hem ilişkinin hatırasına hem de samimi dostluğun değerlerine karşı bir ihanet olabilir. Bu yüzden arkadaşlık, bir diğer tutkulu, ateşli bir durumun kalıntıları üzerinde kurulmamalıdır.Aşkın yerine konulması gereken şey arkadaşlık değil daha dürüst ve emniyetli bir durum olan kibar bir insani mesafedir.
En iyisi, deneyimlerin de gösterdiği gibi; ilişkinin izlerini, her zaman güvenli bir şekilde yaşayabileceği tek gerçeklik olan hafızamızda tutmak olacaktır.
Büşra Ceren Yılmaz
Yazı Fotoğraf: HTHayat